ARKEOLOJİ MÜZESİ

Konya’daki kazılarda ortaya çıkarılmış Neolitik Çağdan başlayarak İslam öncesi dönemlere ait eserlerin sergilendiği müze.

Arkeoloji Müzesi ilk defa 1901 yılında Konya Valisi Ferit Paşa ile Maarif Müdürü Azmi Bey’in girişimleri sonucunda Konya İdadisinin (günümüzde Karma İlköğretim Okulunun) güneybatı köşesinde yer alan binada, İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin Konya Müze-i Hümayun Şubesi adı altında açılmış; Konya İdadisi tarih öğretmeni Mustafa Halit Bey de müzenin müdürü olarak tayin edilmiştir. Daha sonra, 1927 yılına kadar, Naci Fikret Baştak müze müdürü olarak görev yapmıştır. Bu müzede Konya ve çevresinden toplanan İslam öncesi dönemlere ait arkeolojik buluntulardan sütun parçaları, mezar stelleri, portreler, Selçuklu Döneminde yapılmış olan Konya kalesinin sur duvarlarından alınan kabartma motifli taş eserler ile Osmanlı Dönemine ait yıkılmış abidelerin kitabeleri sergilenmiştir.

1925 yılında tekke ve zaviyelerin kapatılmasından sonra Konya Mevlâna Dergâhı “Konya Asar-ı Atika Müzesi” adı altında 2 Mart 1927 tarihinde müze olarak ziyarete açılmıştır. Açılan yeni müzeye eski müzede bulunan bütün eserler taşıttırılmıştır. 1931 yılında Konya’ya gelen Atatürk, müzede iki buçuk saat kadar bir inceleme yapmış, daha sonra müzenin şeref defterine: “Tertip ve intizamdan çok memnun oldum” kaydını düşmüştür. Konya Asar-ı Atika Müzesi’nin, Mevlâna Müzesi olarak düzenlenmesi kararı alındıktan sonra burada bulunan arkeolojik eserler 1953 yılında da İplikçi Camii’ne taşıttırılmıştır. İplikçi Cami 1962 yılına kadar Arkeoloji Müzesi olarak kullanılmıştır. Arkeoloji Müzesi 1962 yılında Larende Caddesi üzerinde yapılan bugünkü binasında hizmete açılmıştır.

Arkeoloji Müzesinde, Neolitik Çağdan başlamak üzere, Eski Tunç, Orta Tunç (Asur ticaret kolonileri), Demir (Frig, Urartu) Klasik, Helenistik, Roma ve Bizans Devrine ait eserler sergilenmektedir.

Müzenin prehistorik eserler salonunda; Erbaba, Süberde, Çatalhöyük kazılarında bulunan Neolitik Çağa ait eserler, elde yapılmış pişmiş toprak kaplar, obsidiyen ve çakmak taşından yapılmış ok ve mızrak uçları gibi eserler yer almaktadır.

Eski Tunç Çağ Eserleri (MÖ 3000-1950)

Bu devre ait eserler genellikle Sızma ve Karahöyük kazılarından gelmiştir. Ayrıca Beyşehir Gölü çevresinden gelen ve Göller Bölgesi’nin tipik özelliklerini taşıyan üzeri yivli pişmiş toprak kaplar sergilenmektedir.

Orta Tunç (Asur Ticaret Kolonileri) Çağı Eserleri (MÖ 1950-1750)

Konya Karahöyük’te 1952 yılından beri yapılan sistemli kazılarda elde edilen çarkta yapılmış, çok çeşitli formlarda pişmiş toprak kaplar, üzüm salkımı şeklinde kandiller, hayvan biçimli kaplar, bronz halkalar, silindir mühürler bulunmaktadır.

Demir Çağı Eserleri (MÖ VIII-VII-VI. yüzyıllar)

Konya Alâeddin Tepesi’nde bulunan üzeri figürlü Frig Devri kap parçaları, KonyaKarapınar’ın 20 km kuzeyinde, Kıcıkışla’da bulunan çeşitli formlarda Frig Devri boyalı kapları, Urartulara ait bronz fibulalar (iğne) üzeri figürlü plakalar vardır. Kıcıkışla’da Frig kapları ile birlikte bulunan çeşitli formlarda yapılmış pişmiş toprak, boyalı Lidya kapları yer almaktadır.

Klasik Devir Eserleri (MÖ 480-330)

Bu döneme ait Kıcıkışla’dan gelen üzeri parlak siyah boyalı ithal malı kylixler, lekythoslar, aryballoslar ve üzeri figürlü siyah figür tekniğinde işlenmiş bir oinokhoe vardır.

Hellenistik Devir Eserleri (MÖ 330-30)

Çeşitli formlarda yapılmış, üzeri parlak perdahlı tabaklar, çanaklar ile derin oymalı bir kap kalıbı parçası yer almaktadır.

Roma Devri Eserleri (MÖ 30-MS 395)

Bu devirden BeyşehirYunuslar köyünde (Pappa Tiberiopolis) bulunan Sidemara tipi sütunlu, mermer Herakles Lahidi (MS 250-260), Iconium (Konya) Nekrepolü’nde bulunan Sidemara tipi sütunlu ve Pamphylia tipi girlandlı, mermer, Roma Devri (MS 2-3. yy.) lahitleri ile bir Poseidon heykeli, pişmiş toprak lahitler, yatay vitrinlerde aynı devirden pişmiş toprak kandiller, koku kapları, cam gözyaşı şişeleri, parfüm kapları, deney tüpleri, bardaklar, sürahiler ve cam bilezikler, altın yüzük ve küpeler, kıymetli taşlardan yapılmış yüzük kaşları, fildişi tarak ve manikür aletleri sergilenmektedir.

Bizans Devri Eserleri (MS 395-1453)

MS VI. yüzyıla tarihlenen, Selçuklu-Tatköy’de Tatköy Kilisesi’nde yapılan kazı çalışması sonunda bulunan 6,30x3,50 m boyutlarındaki taban mozaiği ve Çumra, Alibeyhöyüğü, Kilise mevkiinde 1991 ve 1992 yıllarında yapılan kazılarda elde edilen taban mozaikleri sergilenmektedir. Bir vitrinde ise yine Bizans Devrinden, bronz kapı tokmakları, kazan kulpları, rölikerler, haçlar, markalar ve ok uçları yer almaktadır.

Bahçedeki Eserler

Müze girişindeki revakta, Sille ve Konya merkezinden gelen Bizans Devri, taş ve mermerden yapılmış mimari parçalar, mezar taşları ile Roma Devrinden (MS 2, 3. yy.) mezar stelleri sergilenmektedir.

Ön bahçede, taş ve mermerden yapılmış Roma Devri (MS 2, 3. yy.) heykelleri, lahitleri, mezar sandukaları ve stelleri, kül kutuları, mezar aslanları, sütun başlıkları ile yazıtlar görülmektedir. Bu yazıtlardan St. Paul’ün ziyaret ettiği şehirler olan Iconium, Derbe ve Lystra yazıtları çok önemlidir.

Arkeoloji Müzesi bahçesi
Arkeoloji Müzesinde sergilenen lahitler

NACİ BAKIRCI

BİBLİYOGRAFYA

  • Önder, 1982, 1; Önder, 1999a, 293-296; Özönder, 1982, 11-16; Türkiye Müzeleri, 2002, 130; Bakırcı, 2002, 94-96.
  • Önder, 1982, 1; Önder, 1999a, 293-296; Özönder, 1982, 11-16; Türkiye Müzeleri, 2002, 130; Bakırcı, 2002, 94-96.